“Bir Yoksulluk” Aslında (Gerçek) Bir Zenginlik Arayışı

Hayat yoksulluktan kurtulmak istiyor, kazanmak istiyor, çok kazanmak ama bulduğu bir yoksulluk oldu.

Hayat ile ilk karşılaşmamda gözümde, kendisinin yeşilçam filmlerindeki baba olarak gösterilen inatçı, kendi bildiğinden şaşmayan yaşlı adam figürü canlanmıştı. Romanın ilerleyen sayfalarında da bu hayalimi güçlendiren pek çok sahneler işlendi. Sadık bir eşe sahip güçlü bir adamdır Hayat. Sizlere Ahmed Sadreddin’in eseri olan “Bir Yoksulluk” adlı romanında bahsediyorum. Kitap yaşamın filmlerde anlatıldığı gibi kolay olmadığını anlatıyor bize. Romanında anlattığı yan karakterler bile tek başlarına işlenecek şekilde merak uyandıran hayatlar içermekte.

İlk girişte kahramanın Hayat mı yoksa Hayat’ın dükkanına gelen gizemli adam mı diye kendi kendime sordum. Ancak romanın sonuna ulaştığımda fark edebildiğim güzel bir incelik yakaladım. Ne biz Hayat’tan çok uzağız ne de bizler romandaki yan karakterlerden farklıyız. Hepimiz aynıyız, Hayat gibi; birbirimizin hayatını yaşadığımızı ve aynı hayat içinde olduğumuzu romanın sonuna gelince anladım. Hayatımız ne Hayat’tan uzak ne de biz Hayat’tan ırakız.

Günümüzde kaybettiğimiz hayal gücümüzü kazanmak için roman okuruz. Romanda hayal gücümüzü zorlayan şeyler(!) görmek isteriz. Bu tarz düşünmemize sebep olan nedenlerin başında filmlerin, özellikler TV’nin yaygınlaşmasıyla birlikte (sosyal medya konusuna hiç değinmiyorum bile) çok büyük etkisi olmuştur. İnsan bilmediği şeylere ilgi duyar ve bilmediği şeyleri, görmediği, hayal edemediği şeyleri okumak ister. Gerçi okumak diyorum ama okumanın gittikçe önemini yitirdiği günümüz dünyasında bunu dahi başaran insanlar azalmakta. Bunların ise çok azı kendilerini bulmak ve bilmek için okurlar. 

“Bir Yoksulluk” kitabında da bir arayış var. Bilmek için, bulmak için. Bizler kaybettiğimiz şeyin ne olduğunu bilmiyoruz ve bilmediğimiz şeyi ise nasıl arayabiliriz? Roman açıktan bana bunları anlattı. Hayat yoksulluktan kurtulmak istiyor, kazanmak istiyor, çok kazanmak ama bulduğu bir yoksulluk oldu. Kendisine saygı gösteren bir eşi vardı, ekmeğini kazanacak bir dükkanı vardı, çalışacak kuvveti vardı. Hepsini tek tek kaybetti. Biriktirdiği eşyalarıyla birlikte kuvvetini de kaybetti. Sadece elinde kalan “Bir Yoksulluk” oldu.

Kaybedişler bizi kendimize getirir. İyi ya da kötü hayatımızı değiştiren kararlar veririz. Hayat’ın da buna benzer verdiği kararlar oldu. Eşi tarafından terkedildiği zaman, dolandırıldığı zaman, dergahtan umduğunu bulamadığı zaman. Bunlar Hayat için birer dönüm noktaları oldu. Filmlerde sevilen karakterler bir şekilde güzel bir sonuç bulur; fakat gerçek dünyada hayatımız bu şekilde ilerlemez. Bazı anlar güzel şeyler olmuyor değil! Örneğin bir çocuğumuz olduğu zaman en mutlu insan oluruz; fakat çocuk büyüyüp sizi terkedene kadardır mutluluk. Maaşı yüksek, emeği az güzel bir iş bulursunuz ve o zaman da mutluluktan etrafı görmezsiniz. Romandaki Hayat’ın çocuğu olmadı ama hayalini kurduğu güzel bir işi olmuştu. Sonra kaybetti. Hayatta böyledir. Gelen bir şey bir anda gidebilir. Bizler bunu unutuyoruz. Onun için romanda mutasavvıflarla karşılaşılıyor ve tasavvuf ile zenginlik katılıyor. İnsana unutmamasını sağlayan şeyin din olduğu hatırlatılıyor; insanı kurtaran, asıl gayenin ne olduğunu anlatan şey din’dir. Tasavvuf bunun bir aracıdır ve çok güçlü bir aracıdır. İşin kötü yanı ise çıkılan bu yolun zannedildiği gibi kolay olmadığıdır. İnsanın asıl terketmesi gerektiği şeyi terketmediği zamanda sufi olamazsın. Kitap bize bunu basit şekilde anlattı. Aslında anlatmadı, tokat çakar gibi yüzümüze çarptı.

Hayat’ın hikâyesi bizden bir hikâye. Dışarıdan sipariş edilen bir hikâye değil. Olması arzulanan, mış gibi yapılan bir hikâye de değil. Bizi bizlere anlatan hikâye. Şimdi yeni moda romanlar var. Amerikanvari bir yaşamın anlatıldığı ve sanki bir amerikalı gibi macera yaşayan insanların anlatıldığı romanlar yazılıyor. Bunlar stresli bir yaşamımızın sonunda kaybettiğimiz hayal gücümüzü kazanmak için uydurulmuş büyükler için masallar. Masal dinleyeceğiz, hikâye okuyacağız ama bizi bize anlatan hikâyeler olmalı okuduklarımız.

Yazar Hakkında http://ahmedsadreddin.com/

Satın Almak İçin

http://www.kitapyurdu.com/yazar/ahmed-sadreddin/186969.html

https://www.dr.com.tr/Yazar/ahmed-sadreddin/s=324949