Türkiye'de Başörtüsü Hâlâ Yasaklı
Akparti ve genel başkanı Tayyip Erdoğan, Müslümanları 2013'den beri oyalamayı ve kandırmayı sürdürüyor. Senelerce devam eden başörtüsü zulmünü 2013 yılında çıkardığı bir
İslam Gemici - Serbest Gazeteci (Freelance Journalist)
31 Mart öncesi seçim propagandası döneminde "Ayasofya'nın yeniden ibadete açılmasını" talep edenlere "bize oy verirseniz, seçimden sonra açmayı düşünebiliriz" diyerek açıkça "rüşvet" isteyen Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, aynı rüşveti başka konularda da Müslümanların önüne sürecektir. Çünkü Erdoğan tamamiyle oportünist bir zihniyete sahip: Seçim kazanabilmek ve iktidarını sürdürebilmek için her şeyi ama her şeyi kullanabilir. Örnek, teröristbaşı - bebek katili - Türkiye'nin baş belası Apo ile bile ittifak kurabildi. Bundan daha net bir örnek olabilir mi?
Bu videoda böyle konuşan Tayyip Erdoğan birkaç gün sonra ise vatandaşları böyle azarlıyor:
http://www.haber7.com/guncel/haber/2842406-halk-ibadete-acalim-demisti-erdogandan-cok-carpici-ayasofya-cevabi/?detay=1
https://www.yeniakit.com.tr/haber/erdogandan-ayasofya-aciklamasi-660813.html
https://odatv.com/vid_video.php?id=8G1CC
"Başka bir sürü camimiz var, onlara gidin, Ayasofya'yı ne yapacaksınız?" mealinde konuşan oportünistlerin (siz isterseniz bu duruma eyyamcılık da diyebilirsiniz) temsilcisi Cumhurbaşkanı Erdoğan şimdi İstanbul'un tekrar seçimini niye kaybettiğini acaba idrak etmiş midir? Hiç sanmıyorum. Suçu yine vatandaşa buluyor ve "nankörler, o kadar bina yaptık, köprü yaptık" vs tarzında konuşacak. Çevresindeki yalaka takımı bu şekilde açıklamalar yapıyor bile. Tayyip Erdoğan da hâlâ "kendimizi halka iyi anlatamadık" düşüncesinde... Sanki millet aptal, bir akıllı kendisi...
Başörtüsü İçin Son Dönemeç
8 Ekim 2013 tarihli haberin başlığı şöyle: "Kamuda Başörtüsü Yasağı Kalktı". Devamında da "Demokratikleşme Paketi içinde yer alan 'kamuda başörtü serbestliği' ile ilgili idari düzenleme gerçekleşti. Resmi Gazete'de yayımlanan genelge ile bu düzenleme resmen hayata geçmiş oldu." deniliyor. Ee, sonra? Sonrası hava civa... https://www.sabah.com.tr/gundem/2013/10/08/kamuda-basortusu-yasagi-kalkti
Fakat şu anda özgür"müş" gibi olan başörtüsünün kanunî hiç bir garantisi yok. Sokakta şortla, donla, hatta donsuz gezmek bile serbestken; başörtülülerin bir iktidar değişikliği sonrası yine 28 Şubat günlerine dönmeyeceğinin teminatını kimse veremez.
Nitekim bu konuda Merve Kavakçı da dâhil olmak üzere pek çok kişi defalarca talepte bulundu. Ancak Tayyip Erdoğan Ayasofya mevzusunda olduğu gibi, bu hususta da sağır, duymuyor: Merve Kavakçı 2015 yılındaki konuşmasında şöyle diyor: "Başörtüsü konusunda sadece yönetmelik serbestliği var. Yasal önlemler alınması gerekiyor yoksa ileriki tarihlerde tekrar aynı yasaklarla karşılaşacağız." Bkz:
https://www.eyupsultan.bel.tr/tr/eyupkultursanat/news/merve-kavakci-basortusu-yonetmelik-degil-yasa/6369
https://www.hurseda.net/Genel/71357-Basortuye-Anayasal-Guvence-Talebi.html
https://www.adiyamanlilar.net/basortusu-yasal-guvence-altina-alinmali-makale,1059.html
https://www.ilkha.com/haber/87876/basortusu-serbestligi-anayasal-guvence-altina-alinmali
23 Haziran seçiminde İstanbul'daki Akparti iktidarı nasıl sona erdiyse, bir gün merkezî hükümet de el değiştirecek. O gün Recep Tayyip Erdoğan, ailesini de toplayıp yurtdışına gidebilir. Mesela İsviçre, Endonezya, Japonya, Malezya vs. gibi bir ülkeye yerleşip, kendisi hakkında yapılacak çeşitli ithamlardan kurtulabilir fakat geride milyonlarca başörtülü Müslüman hanım kalacak ve onlar Türkiye'de yaşamaya devam edecekler.
17 yıllık iktidarının önceki bölümünü geçelim, bari 2013'den sonra başörtüsü ve kılık kıyafet konusunda bir adım atsaydı da, bir kanun veya anayasa değişiklik paketiyle bir hürriyet sağlasaydı...
Ama hayır, günü gelince, başörtüsünü de tıpkı Ayasofya'da olduğu gibi "seçim rüşveti" olarak kullanacağına emin olun ve bir daha da bir politikacının sözüne güvenmeyin, babanız dahi olsa... Eğer Tayyip Erdoğan bugün devletin herşeyine hâkimken bu kanunî teminatı sağlamayacaksa ne zaman yapacaktır?
ÇÖZÜM İÇİN yapabileceğiniz en önemli hareket: Hemen Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi CİMER'e girip (e-devlet, dijitalturkiye üzerinden de olabilir) "başörtüsüne yasal teminat istiyorum" diye yazarak talepte bulunabilirsiniz. Bu sizin "demokratik hakkınızdır". Şayet bugün bu isteğinizi dile getirmezseniz, Merve Kavakçı'nın 2015 senesinde söylediği gibi, gün gelir yine aynı şekilde başörtüsü zulmüne maruz kalabilirsiniz.
Söylemesi benden, sonrası size ait. İster yapın, ister yatın.
İrtibat: Samimi ve aydınlatıcı görüşlerinizi dilerseniz yazabilirsiniz: igemici@hotmail.com
