Küresel ekonomi durgunluğun eşiğinde
Küresel ekonominin büyüme hızı 2008 finansal krizinden bu yana en düşük seviyesine geriledi ama bu yavaşlamanın ikincil tesiri olan işsizlik, hanehalkı geliri ve harcamalarda düşme ile ilgili sinyaller henüz güçlü bir şekilde gelmiyor. Kısacası dünyayı iyi günler beklemiyor.
Reuters piyasa analisti John Kemp tarafından yazılan makaleye göre genel bir durgunluk riski yükselse de henüz alarm seviyesinde değil. Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) geçtiğimiz hafta yayınlanan görünüm raporunda küresel ekonominin bu yıl sadece yüzde 3 oranında büyümesi tahmin ediliyor.
Fon büyüme hızının önümüzdeki yıl ise şu an zor bir dönemden geçen Türkiye ve Arjantin gibi ülkelerdeki toparlanmanın katkısıyla yüzde 3,4 olmasını bekliyor. İktisadî yavaşlama tüm dünyada senkronize bir şekilde yaşandı. Yükselen gümrük vergileri ve artan siyasi belirsizliklerin ekonomik güven ve tüketici harcamalarına darbe vurması nedeniyle yavaşlamanın merkezinde imalat sektörü, yatırımlar ve ticaret yer aldı.
Son aylarda ise bu hız kaybının imalat sektöründen göreceli olarak daha dayanıklı hizmet sektörüne yansıması ise küresel durgunluk riskini son on yıldaki en yüksek seviyey çıkardı. Öte yandan şu ana kadar yavaşlamayı durgunluğa çevirecek istihdam, gelirler ve tüketici harcamaları üzerindeki ikincil etkisi sınırlı oldu. Amerika Birleşik Devletleri'nde sanayi üretimi yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 0,7 düşse de imalat sektöründeki istihdam yüzde 1 oranında yükseldi. Hanehalkı geliri ve tüketici harcamaları çok güçlü olmasa da artışını sürdürdü.
Amerika Birleşik Devletleri ekonomisinde yavaşlama olduğu bir gerçek ama bu iş kayıpları ve gelir artışında hız kaybı gibi alanlara sıçramazsa derin bir durgunluktan bahsetmek mümkün değil. Dünyanın geri kalanında ise büyüme daha büyük bir sorun. Özellikle Almanya ve Çin gibi dış ticarete çok bağlı ekonomiler bundan en fazla zarar gören ülkeler. Ama buralarda da istihdam ve iş kayıpları ile ilgili önemli sinyaller henüz yok. Yani tüm bunlar ekonomik yavaşlamanın hala henüz birincil etkilerinin yaşandığını gösteriyor.
Ekonomi politikaları
Durgunluklar da yükseliş dönemleri gibi ekonomik aktivitedeki değişimlerin ikincil alanlarda çarpan etkisiyle kendi kendisini beslemesi halinde meydana geliyor. Ekonomi yöneticilerinin en zorlandığı konu da işte yangının yayılmasını önlemek yani yavaşlamanın bir durgunluğa dönmesini engellemek için uygun bir güvenlik duvarı oluşturmak oluyor.
Bu konuda bazı adımlar atılmaya başlandı bile. Federal Reserve temmuz ayından beri faizleri 50 baz puan düşürdü ve diğer önde gelen merkez bankaları da durgunluk ihtimaline karşı önlemler almaya başladı. Hatta ABD ve Çin arasındaki ticaret görüşmelerinde bile müzakereciler kademeli anlaşma gibi daha esnek bir yaklaşım sergilemeye başladı. Ekonomi yöneticilerin bu benzeri adımlar atması ve gereksiz ekonomik şokları önlemesi halinde küresel ekonominin durgunluğa girmesi önlenebilir.
Euronews Türkçe (Haberler) - Haberin Alındığı Kaynak URL
Önemli Not: Bu haberlerin hukuki muhatabı haber kaynaklarıdır. Haberlerle ilgili her tür şikayetinizi adresimize gönderebilirsiniz.