Yalnızlığa Gitmek

Meydanlara gidelim. Hiçbir gölgenin olmadığı, rüzgârın uğramadığı, renklerin silindiği, rayihaların kaybolduğu meydanlara gidelim. Gidelim ve kendimiz olalım. Tek başına olalım, tek duralım ve tek konuşalım.

Meydanların neden boş ve geniş yerde kurulduğunu anladım. Ne bir ağaç ne de bir direk olmamalı. Küçük bir bitki dahi hatta şöyle soluklanma için oturacağın bir bank dahi olmamalı. Ben anladım, nihayetinde. Tek başına direk gibi sen dik durmalısın. Güneşin altında vakarlı bir duruş sergilemesin, diğerleri karşısında kibirle durabilmesin. Gücünü göstermeli varlığını belli etmelisin.

Meydanlar bize kendimizi bulmamızı sağlıyor. Yanıbaşında ağacın durduğunu varsay; bir çınar ağacın altında, hatta ona yaslandığını. Senden çok o ağacın azameti insanı titretir ama titreten sen olmalıydın. Meydanlarda ise sadece sen varsın ve senin gibi olmak isteyenler; yalnız ve güçlü bireyler.

Çocuk büyürken babasının gölgesinden ayrılmaz. Babasının ne kadar yaşlı ve cahil olduğunu anlayana kadar hep ona yaslanır ve hep onun gölgesine sığınır; çünkü etraf çok kalabalık, etraf çok bilinmeyen şeylerle dolu. Meydanlar öyle mi? Hayır, meydanlarda sadece sen varsın ve senin gibiler var. Meydanlarda benzeşler var. Çocukları boş arsaya bıraktığımız gibi bizleri de boş meydanlara bırakıverdiler. Biliriz çocuk boş arsada rahat ettiği gibi boş meydanlarda bizlerin de rahat edileceğini; çünkü hiçbir şey yoktur ne bir yaprak döken bir ağaç ne de kokan bir çiçek. Sadece düz bir arazi vardır. Kendini bıraktığın boş bir yer.

Meydanlar bize yalnız olduğumuzu ve yalnız kalmamız gerektiğini hatırlatır. Ağacın o sağlam gövdesine sarılıp güç almak ya da altında güvenle durmak; hatta bir babanın elini sımsıkı tutmak gerekmez. Destek almak yersizdir, güvenmek ahmakça bir eylemdir, yol gösteren aramak acizliktir. Meydanlar bize kendine bakma fırsatı verir. Bir babaymış, bir hocaymış, bir abiymiş, kardeşmiş falanmış filanmış ne gerek var. Sen yalnızsın ve yalnız durmalısın. Eğer birinin gölgesine sığınırsan sen bir hiçsin.

Meydanların ne işe yaradığını sonunda anladım. Meydanlar bana beni veriyor. Babanın azametinden sıyrılmamı sağlıyor, annenin şefkatinden kurtulmamı, kardeşin desteğinden kaçmamı… Meydanlara gidelim. Hiçbir gölgenin olmadığı, rüzgârın uğramadığı, renklerin silindiği, rayihaların kaybolduğu meydanlara gidelim. Gidelim ve kendimiz olalım. Tek başına olalım, tek duralım ve tek konuşalım.

Ve bilelim sen, değilsen bile artık bir hiçsin.